Mahremiyet Eğitimi Çocuklara Nasıl Verilir

Çocuk istismarını önlemek için öncelikle çocuk mahremiyetini öğrenmemiz ve çocuklarımıza bunu öğretmemiz gerekir.

Mahremiyet eğitimi almış bir çocuk, kendisine yönelen anormal davranışın ne anlama geldiğini bilmese dahi ciddi rahatsızlık duyar ve o an o ortamdan uzaklaşmak ister.Mahremiyet eğitimi almış bir çocuk “kendisine yönelecek bir tehlikeden –tehlike olduğunu fark etmese de- ani bir refleks ile kendisini koruyabilir.

Adem Güneş “Mahremiyet Eğitimi” adlı kitabında mahremiyet eğitimi ile ilgili şu bilgileri veriyor;

 

Peki, çocuklarda tacize karşı nasıl refleks kazandırılır?

a- Bedenim bana aittir bilinci verilmelidir; çocukların bedenlerinde yapacakları işlerde onlardan onay almalıdırlar. Örneğin çocuk altını ıslattığında aniden pantolonunu çıkartmak yerine “Altını ıslatmışsın yavrum, değiştireyim istersen” denmelidir. Çocuk ilk önce bu davranışın nedenini anlamasa da ilerleyen zamanda kendisine sorulmadan bedeninde yapılacak davranışları fark edip rahatsız olacaktır.

b-“İzin verirsem dokunabilirsin” bilinci; yetişkinlerin çocuğu öperken “Seni öpebilir miyim?” diye sorması vücudunun başkaları tarafından kullanılamayacağı bilincinin oluşmasında etkili olur.

c-“Dokunulması yasak olan yerlerim” refleksi; çocuğun altını değiştirirken ya da banyo yaptırırken mahrem bölgelere teması en aza indirmelidir. Çocuğun mahrem yerine dokunarak şaka yapılmamalıdır.

d-“Fiziksel baskıya direnme” refleksi; çocuğu sevmek istediğimizde bizden kaçan çocuğu ani bir hamle ile odanın bir köşesinde yakalayıp sevdiğimizde bu davranış onun yetişkinden kaçılamayacağı inancına sürükler. Aynı şekilde ceza vermek için güç kullanmak çocuğu kendini mecburen güçlüye teslim etme düşüncesine iter. Dışarıya çıkmak istemeyen bir çocuk yaka paça sürüklenerek kapı dışına konulmamalı, ite kalka bir şeyler yapmaya zorlanmamalıdır. Çocuğun kendisine güç gösterisinde bulunulduğunda karşılık verebilmesi için kaçma becerisini geliştirecek oyunlar oynanıp ona imkan tanınmalıdır.

e-“Vucudum görünmemeli” hissi; çocuk evin içinde çırılçıplak durmaya alıştırılmamalı özellikle mahrem bölgesi daima giyinik tutulmalıdır. Kendisini başkalarının yanında çıplak olarak hatırlamamalıdır. Böylece elbisesinin birileri tarafından çıkarılmasından rahatsızlık duyacaktır.

f-“Banyoda çıplak olunmaması” bilinci; çocuk dört yaşından itibaren anne-babası ile birlikte çırılçıplak aynı banyoda bulunmamalı, birlikte banyo yapılmamalıdır. Anne-baba çocuğu külotlu olarak yıkamalıdır.

g-“Tuvalette benden başkası olmamalı” ilkesi; dört yaşındaki bir çocuğa tuvalet kültürü verilmelidir. Tuvalette yalnız olması, kimse tarafından görülmemesi gerektiği öğretilmelidir.

h-“Soyunma ve giyinmede yalnızlık” ilkesi; dört yaşından itibaren çocuğun kıyafetleri herkesin görebileceği bir yerde değil kimsenin olmadığı bir odada değiştirilmelidir.

I-“İzin verirsem, kabul edilirsin” ilkesi; yedi yaşından sonra çocuğun odasına girerken izin alınmalı, çıplak iken aniden karşılaşıldığında özür dileyip odadan çıkılmalıdır.

İ-“Kim kimdir” bilinci; çocuğa “mahremler” öğretilmelidir. Çocuğa bu kişilere karşı en üst seviyede güven duyabileceği fakat diğer yakınların örneğin; amca çocuğunun amca ile aynı seviyede olmadığı bilinci verilmelidir. Böylece çocuklar güven kurbanı olmaktan kurtarılabilir..

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.