Zilsiz okul öğrencileri rahatlattı
Eğitimde yeni bir yöntem olarak değerlendirilen zilsiz okul yöntemi, İstanbul Kartal Mehmet Akif Ersoy Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde uygulanmaya başlandı. Yaklaşık bir aydır zil çalmadan derslere giren ve teneffüse çıkan öğrenciler de hocalar da uygulamadan memnun. Okul müdürü Bekir Akman, “Bu yöntemi kesinlikle diğer okullara da öneriyoruz. Hem öğrencilere sorumluluk duygusu veriyor hem de onları moral ve motivasyon açısından olumlu destekliyor” dedi.
Çoğu zaman Hababam Sınıfı müziğiyle çalan zille başlar okulun ilk dersi. Önce öğrenci, ardından öğretmen zili çalar. Okula vaktinde gelen, bahçede oyalandıktan sonra sınıfa geçen öğrencilerin yanısıra son dakikacılar telaşla gelir ikinci zil çaldığında. Ders bitimi de yine aynı zille duyurulur. Bu, gün boyu devam eder gider. Ancak, bir okulda bu senaryonun dışında birşey gerçekleşti. Artık bu okulda ders zili çalmıyor.
1 ay önce başlandı
Kartal Mehmet Akif Ersoy Anadolu İmam Hatip Lisesi’nin öğretmenleri ve öğrencileri “Bu gürültü kirliliğini nasıl ortadan kaldırırız?” ve “Zil olmadan derslerin başlayıp bittiğini nasıl ilan edebiliriz?” diye kafa kafaya verip düşündüler. İstişareler sonucunda zilsiz okul önerisi ortaya çıktı. Bu öneriyi, götürdükleri müdür Bekir Akman da kabul etti ve zilsiz okul uygulaması bundan bir ay önce başladı. Okuldaki tüm ziller kaldırılırken okul koridorlarına ve bahçeye saatler asıldı. Öğrenciler ve öğretmenler saatlere bakarak kendi vakitlerini ayarlıyorlar.
Önce prova yapıldı
Uygulamaya hemen başlamadıklarını, iki haftalık bir deneme süresi de koyduklarını belirten Bekir Akman, “Prova olarak iki hafta uyguladık. Uygulama sonucunda gayet iyi bir yöntem olduğunu gördük. Ondan sonra bu yönteme başlamaya karar verdik” dedi. Sistemin uygulanmasında öğretmen ve öğrencilerin teklifiyle hareket edildiğini belirten Akman, bunu tüm okula sorduklarını ayrıca uygulamaya başlarken tüm öğretmenlerden imza aldıklarını aktardı.
Herkes vaktinde derse giriyor
Uygulamanın başarıya ulaştığını ve sonucundan memnun olduklarını belirten Okul Müdürü Bekir Akman, “Diğer okullarımıza da bu yöntemi kesinlikle öneririz” diyor. Uygulamanın olumlu yanlarını da saymakla bitiremiyor: “Bütün olarak değerlendirdiğimizde çocuklar herhangi bir uyarıya gerek olmadan kendi zamanlarını yönetebilsinler istedik. Şu anda bu gerçekleşiyor. Nöbetçi öğretmenimiz sadece bahçede bekliyor, uyarmıyor bile çocukları. Herkes vakti gelince derse giriyor. Özellikle 11 ve 12. sınıflar için sürekli deneme sınavı yapıyoruz. Sınav olduğunda zili kapatma ihtiyacı hissediyorduk çocukların dikkati dağılmasın diye. Bundan da kurtulmuş olduk. Onun ötesinde çevre kirliliğini de ortadan kaldırmış oluyoruz. Yoğun bir şekilde meskun mahalde bulunan okullarda şikayetler geliyordu. Buna da çözüm getirdik.”
Zamanı yönetmeyi öğreniyorlar
Uygulamanın en büyük kazanımı ise öğrencilere, yani gençlere. Zilsiz okul uygulaması ile öğrencilerin zile şartlanmak yerine saate dikkat etmeye ve saatle hareket etmeye daha fazla özen gösterdiklerini belirten Bekir Akman, “Birinci amacımız elbette eğitimde niteliği arttırmaktı. Bunun ötesinde öğrencide ve öğretmenlerde dış bir uyarı olmadan kendiliğinden zamanı planlayan ve onu yöneten, zamana göre hareketlerini ayarlayabilen fertlerden müteşekkil bir eğitim ortamı oluşturabilmeyi hedefledik. Eğitimin unsurları olan öğretmen, öğrenci, idareci ve velide zaman disiplinini içselleştirmek, sorumluluk duygusunu pekiştirmek istedik” diye konuştu.