Hümeyra
Hümeyra: bana bir masal anlatsana, ama içinde mutluluk olsun,hüzün hiç olmasın, ümitsizlik hastalık olmasın,sadece güzel şeyler olsun
Küçük kız o sabah bisikletine binmiş yağmurdan henüz ıslanmış çimenlerin üzerinde olabildiğince hızlı pedal çeviriyordu.
Gördüğü güzelliğin peşinde rengarenk kuşağı beline bağlamak için acele etmesi gerektiğini, düşünüyor ve hiç durmadan ilerliyordu. Gökyüzününde kendini göstermeye başlayan güneş ilk ışıklarıyla tenine dokunuyor ve ona nazikce selam veriyordu.
Küçük kızın gülen gözleri yeryüzünün tüm incilerini bile kıskandıracak kadar ışımaktaydı. Gökkuşağının altındaki kovalamaca bisikletin hızına ragmen kendini gösterebilen kırgülünün daveti ile son buldu.
Belkide hayatta görebileceği en güzel çicegi seyretmek için kırmızı kuşağı beline bağlayarak bisikletinden inen küçük kız soluğu kırgülünün yanında aldı.
İpeksi teninde düşlerini dizmeye başlayan küçük kızı gören kırgülü olanca güzelliği ile kendini küçük kızın umutlarını dinlemeye bıraktı.
Bir sabah yeryüzü henüz uyanmakta iken birbirine dokunan iki farklı dünyanın güzeli birbiri ile gözgöze gelmenin verdiği keyifle baka kaldılar içlerindeki hayal dünyasının genişliğine sessizce.
Ve onlar erdi muradına biz çıkıverdik kerevetine. gökten üç elma düştü. biri küçük kıza biri sana biri bana… 🙂
Tevfik YAZICILAR