**حمير العرب*
*Arab’ın Eşeği*
*دخل حمار مزرعة رجل*
Adamın birisinin tarlasına bir eşek girer
*وبدأ يأكل من زرعه الذي تعب* *في حرثه وبذره* *وسقيه؟*
Sürüp ekip sulamak için ter döktüğü tarladaki ekinleri yemeye başlar
*كيف يُـخرج الحمار؟؟*
Şimdi bu eşeği nasıl çıkarsın adam?
*سؤال محير ؟؟؟*
Cevap vermesi zor bir soru!!!
*أسرع الرجل إلى البيت*
Adam hemen hızla eve gider
*جاء بعدَّةِ الشغل*
Alet edevatlarını getirir
*القضية لا تحتمل التأخير*
İşin beklemeye tahammülü yok!
*أحضر عصا طويلة ومطرقة* *ومساميروقطعة* *كبيرة من الكرتون المقوى*
Uzun bir sopa, bir çekiç, bir miktar çivi ve bir de büyükçe bir tabaka mukavva getirir.
*كتب على الكرتون*
Mukavvanın üzerine şöyle yazar:
*يا حمار أخرج من مزرعتي*
“Ey eşek tarlamdam çık!”
*ثبت الكرتون بالعصا الطويلة*
Sonra mukavvayı uzun sopaya çakar
*بالمطرقة والمسمار*
Çivi ve çekiçle
*ذهب إلى حيث الحمار يرعى* *في المزرعة*
Tarladaki ekinleri yemekte olan eşeğin yanına varır
*رفع اللوحة عالياً*
Elindeki pankartı kaldırır
*وقف رافعًا اللوحة منذ الصباح* *الباكر*
ve sabahın köründen itibaren elinde pankartla dikilir
*حتى غروب الشمس*
Tâ güneş batıncaya kadar
*ولكن الحمار لم يخرج*
Fakat eşek çıkmaz!
*حار الرجل*
Adam şaşkındır
*’ربما لم يفهم الحمار ما كتبتُ* *على اللوحة’*
“Belki de eşek pankartta ne yazıldığını anlamamıştır?”
*رجع إلى البيت ونام*
Eve döner ve yatar uyur
*في الصباح التالي*
Ertesi sabah
*صنع عددًا كبيرًا من اللوحات*
Çok sayıda pankart hazırlar
*ونادي أولاده وجيرانه*
Çocuklarını ve komşularını da çağırır
*واستنفر أهل القرية*
Köy halkını galeyena getirir
*’يعنى عمل مؤتمر قمة’*
“Yani bir zirve toplar”
*صف الناس في طوابير*
İnsanları kuyruklar halinde dizer
*يحملون لوحات كثيرة*
Ellerinde pankartlar:
*أخرج يا حمار من المزرعة*
“Ey eşek tarladan çık!”
*الموت للحمير*
“Eşeğe ölüm!”
*يا ويلك يا حمار من راعي الداروتحلقوا حول الحقل الذي فيه الحمار*
“Yazıklar olsun sana ey eşek tarla sahibinden ne istiyorsun?” Eşeğin
ekinleri yemekte olduğu tarlanın etrafını çevirirler
*وبدءوا يهتفون*
Başlarlar slogan atmaya:
*اخرج يا حمار. اخرج أحسن* *لك*
“Çık ey eşek, çıkmazsan fena olur!”
*والحمار حمار*
Eşek eşek!
*يأكل ولا يهتم بما يحدث* *حوله*
Yemeğe devam eder ve etrafında olup bitenlere dönüp bakmaz bile
*غربت شمس اليوم الثاني*
Ertesi gün de güneş batar
*وقد تعب الناس من الصراخ والهتاف وبحت أصواتهم*
İnsanlar bağırmaktan, slogan atmaktan yorulmuş ve sesleri kısılmıştır
*فلما رأوا الحمار غير مبالٍ بهم رجعوا إلى بيوتهم*
Bakarlar ki eşek kendilerine aldırmıyor, dönerler evlerine
*يفكرون في طريقة أخرى*
Başka bir çözüm bulmak lazım!
*في صباح اليوم الثالث*
Üçüncü günü sabahı
*جلس الرجل في بيته يصنع شيئاً آخر*
Adam evinde başka birşey yapmağa girişir
*خطة جديدة لإخراج الحمار*
Eşeği çıkarmak için yeni bir plan
*فالزرع أوشك على النهاية*
Çünkü ekinler ha bitti ha bitecek
*خرج الرجل باختراعه الجديد*
Adam yeni icadını getirir
*نموذج مجسم لحمار*
Eşeğin kuklası
*يشبه إلى حد بعيد الحمار الأصلي*
Gerçek eşeğe çok benziyor
*ولما جاء إلى حيث الحمار يأكل في المزرعة*
Eşeğin tarlada ekinleri yediği yere gelince
*وأمام نظر الحمار*
Eşeğin gözleri önünde
*وحشود القرية المنادية بخروج الحمار*
Eşeğe çıkması için bağırıp duran kalabalık köylülerin önünde
*سكب البنزين على النموذج*
Maket üzerine benzin döker
*وأحرقه*
ve ateşe verir
*فكبّر الحشد*
Kalabalıklar tekbir getirir
*نظر الحمار إلى حيث النار*
Eşek de ateşin olduğu yere bakar
*ثم رجع يأكل في المزرعة بلا* *مبالاة*
sonra da umursamaksızın tarlada otlamaya devam eder
*يا له من حمار عنيد*
Amma da inatçı eşekmiş yahu!
*لا يفهم*
Laftan anlamıyor
*أرسلوا وفدًا ليتفاوض مع* *الحمار*
Bu sefer eşekle görüşmek için heyet gönderirler
*قالوا له: صاحب المزرعة يريدك أن تخرج*
Derler ki: Tarla sahibi kendisinin tarlasından çıkmanı istiyor
*وهو صاحب الحق*
Haklı olan o!
*وعليك أن تخرج*
Sana düşen çıkıp gitmek
*الحمار ينظر إليهم*
Eşek hala onlara bakar
*ثم يعود للأكل*
Sonra otlamaya devam eder
*لا يكترث بهم*
Hiç onlara aldırmaz
*بعد عدة محاولات*
Başarısız birkaç girişimden sonra
*أرسل الرجل وسيطاً آخر*
Adam başka bir aracı gönderir
*قال للحمار*
Aracı eşeğe der ki:
*صاحب المزرعة مستعد*
Tarla sahibi hazır
*للتنازل لك عن بعض من* *مساحته*
Tarlanın bir kısmından vazgeçmeye
*الحمار يأكل ولا يرد*
Eşek yemeye devam eder, dönüp bakmaz bile
*ثلثه*
Üçte birini sana vermeye razı!
*الحمار لا يرد*
Eşek yine cevap vermez
*نصفه*
“Yarısını verecek!”
*الحمار لا يرد*
Eşekte yine cevap yok
*طيب*
Peki peki!
*حدد المساحة التي تريدها ولكن لا تتجاوزه*
İstediğin kadar alanı sen belirle, ama belirlediğin alanın dışına çıkma
*رفع الحمار رأسه*
Eşek başını kaldırır
*وقد شبع من الأكل*
Artık yiye yiye iyice doymuştur
*ومشى قليلاً إلى طرف الحقل*
Tarlanın kenarına doğru biraz ilerler
*وهو ينظر إلى الجمع ويفكر*
Kalabalığa bakar ve düşünür
*فرح الناس*
İnsanlar sevinirler
*لقد وافق الحمار أخيراً*
Nihayet eşek anlaşmaya yanaştı
*أحضر صاحب المزرعة* *الأخشاب*
Tarla sahibi tahtaları getirir
*وسيَّج المزرعة وقسمها* *نصفين*
Tarlayı iikiye böler ve ???????
*وترك للحمار النصف الذي هو* *واقف فيه*
Eşeğin olduğu hisseyi ona bırakır
*في صباح اليوم التالي*
Ertesi sabah
*كانت المفاجأة لصاحب* *المزرعة*
Tarla sahibini bir sürpriz beklemektedir
*لقد ترك الحمار نصيبه*
Eşek kendi hissesini bırakmış
*ودخل في نصيب صاحب* *المزرعة*
Tarla sahibinin hissesine dalmış
*وأخذ يأكل*
otlamaya burada devam ediyor
*رجع أخونا مرة أخرى إلى* *اللوحات*
Kardeşimiz tekrar pankartlara müracaat eder
*والمظاهرات*
ve mitinglere
*يبدو أنه لا فائدة*
Anlaşılan faydası yok
*هذا الحمار لا يفهم*
Bu eşek laftan anlamıyor
*إنه ليس من حمير المنطقة*
Galiba bu , bu yörenin eşeği değil
*لقد جاء من قرية أخرى*
Herhalde başka bir köyden gelme
*بدأ الرجل يفكر في ترك المزرعة بكاملها للحمار*
Adam artık tarlanın tamamını eşeğe bırakmayı
*والذهاب إلى قرية أخرى لتأسيس مزرعة أخرى*
ve başka bir köye gidip yeni bir tarla edinmeyi düşünmeye başlar
*وأمام دهشة جميع الحاضرين وفي مشهد من الحشد* *العظيم*
Orada hazır bulunanların ve büyük kalabalığın gözleri önünde
*حيث لم يبقَ أحد من القرية إلا وقد حضر*
Köydeki son insanın bile hazır olduğu bu kalabalık huzurunda
*ليشارك في المحاولات* *اليائسة*
Bu ümitsizce çabalara
*لإخراج الحمار المحتل العنيد المتكبر المتسلط المؤذي*
işgalci, inatçı, mütekebbir, saldırgan ve zarar kaynağı eşeği çıkarmak için sergilenen bu çabalara katkıda bulunmak için
*جاء غلام صغير*
küçük bir oğlan çocuğu da gelmişti
*خرج من بين الصفوف*
Çocuk kalabalıkları yararak
*دخل إلى الحقل*
tarlaya girdi
*تقدم إلى الحمار*
eşeğin yanına vardı
*وضرب الحمار بعصا صغيرة* *على قفاه*
küçük bir sopa ile eşeğin kıçına vurdu
*فإذا به يركض خارج الحقل ..*
O da ne:Eşek dört nala tarlayı terkediyor!!!
*’يا الله’ صاح الجميع ….*
“Hay Allah!” diye bağırır herkes
*لقد فضحَنا هذا الصغير*
“Bu ufaklık hepimizi rezil etti”
*وسيجعل منا أضحوكة القرى* *التي حولنا*
Hepimizi komşu köyler nezdinde de maskara edecek
*فما كان منهم إلا أن قـَـتلوا* *الغلام وأعادوا الحمار* *إلى المزرعة*
*ثم أذاعوا أن الطفل شهيد !!*
Hemen oğlan çocuğunu oracıkta öldürürler, eşeği de tekrar tarlaya sokarlar
ve çocuğun “şehit olduğu” haberini etrafa yayarlar
*Mohamed Abbas Orabi*
Director of General Secretary Office
Arab Medical Union*حمير العرب*
*دخل حمار مزرعة رجل*
Adamın birisinin tarlasına bir eşek girer
*وبدأ يأكل من زرعه الذي تعب* *في حرثه وبذره* *وسقيه؟*
Sürüp ekip sulamak için ter döktüğü tarladaki ekinleri yemeye başlar
*كيف يُـخرج الحمار؟؟*
Şimdi bu eşeği nasıl çıkarsın adam?
*سؤال محير ؟؟؟*
Cevap vermesi zor bir soru!!!
*أسرع الرجل إلى البيت*
Adam hemen hızla eve gider
*جاء بعدَّةِ الشغل*
Alet edevatlarını getirir
*القضية لا تحتمل التأخير*
İşin beklemeye tahammülü yok!
*أحضر عصا طويلة ومطرقة* *ومساميروقطعة* *كبيرة من الكرتون المقوى*
Uzun bir sopa, bir çekiç, bir miktar çivi ve bir de büyükçe bir tabaka mukavva getirir.
*كتب على الكرتون*
Mukavvanın üzerine şöyle yazar:
*يا حمار أخرج من مزرعتي*
“Ey eşek tarlamdam çık!”
*ثبت الكرتون بالعصا الطويلة*
Sonra mukavvayı uzun sopaya çakar
*بالمطرقة والمسمار*
Çivi ve çekiçle
*ذهب إلى حيث الحمار يرعى* *في المزرعة*
Tarladaki ekinleri yemekte olan eşeğin yanına varır
*رفع اللوحة عالياً*
Elindeki pankartı kaldırır
*وقف رافعًا اللوحة منذ الصباح* *الباكر*
ve sabahın köründen itibaren elinde pankartla dikilir
*حتى غروب الشمس*
Tâ güneş batıncaya kadar
*ولكن الحمار لم يخرج*
Fakat eşek çıkmaz!
*حار الرجل*
Adam şaşkındır
*’ربما لم يفهم الحمار ما كتبتُ* *على اللوحة’*
“Belki de eşek pankartta ne yazıldığını anlamamıştır?”
*رجع إلى البيت ونام*
Eve döner ve yatar uyur
*في الصباح التالي*
Ertesi sabah
*صنع عددًا كبيرًا من اللوحات*
Çok sayıda pankart hazırlar
*ونادي أولاده وجيرانه*
Çocuklarını ve komşularını da çağırır
*واستنفر أهل القرية*
Köy halkını galeyena getirir
*’يعنى عمل مؤتمر قمة’*
“Yani bir zirve toplar”
*صف الناس في طوابير*
İnsanları kuyruklar halinde dizer
*يحملون لوحات كثيرة*
Ellerinde pankartlar:
*أخرج يا حمار من المزرعة*
“Ey eşek tarladan çık!”
*الموت للحمير*
“Eşeğe ölüm!”
*يا ويلك يا حمار من راعي الداروتحلقوا حول الحقل الذي فيه الحمار*
“Yazıklar olsun sana ey eşek tarla sahibinden ne istiyorsun?” Eşeğin
ekinleri yemekte olduğu tarlanın etrafını çevirirler
*وبدءوا يهتفون*
Başlarlar slogan atmaya:
*اخرج يا حمار. اخرج أحسن* *لك*
“Çık ey eşek, çıkmazsan fena olur!”
*والحمار حمار*
Eşek eşek!
*يأكل ولا يهتم بما يحدث* *حوله*
Yemeğe devam eder ve etrafında olup bitenlere dönüp bakmaz bile
*غربت شمس اليوم الثاني*
Ertesi gün de güneş batar
*وقد تعب الناس من الصراخ والهتاف وبحت أصواتهم*
İnsanlar bağırmaktan, slogan atmaktan yorulmuş ve sesleri kısılmıştır
*فلما رأوا الحمار غير مبالٍ بهم رجعوا إلى بيوتهم*
Bakarlar ki eşek kendilerine aldırmıyor, dönerler evlerine
*يفكرون في طريقة أخرى*
Başka bir çözüm bulmak lazım!
*في صباح اليوم الثالث*
Üçüncü günü sabahı
*جلس الرجل في بيته يصنع شيئاً آخر*
Adam evinde başka birşey yapmağa girişir
*خطة جديدة لإخراج الحمار*
Eşeği çıkarmak için yeni bir plan
*فالزرع أوشك على النهاية*
Çünkü ekinler ha bitti ha bitecek
*خرج الرجل باختراعه الجديد*
Adam yeni icadını getirir
*نموذج مجسم لحمار*
Eşeğin kuklası
*يشبه إلى حد بعيد الحمار الأصلي*
Gerçek eşeğe çok benziyor
*ولما جاء إلى حيث الحمار يأكل في المزرعة*
Eşeğin tarlada ekinleri yediği yere gelince
*وأمام نظر الحمار*
Eşeğin gözleri önünde
*وحشود القرية المنادية بخروج الحمار*
Eşeğe çıkması için bağırıp duran kalabalık köylülerin önünde
*سكب البنزين على النموذج*
Maket üzerine benzin döker
*وأحرقه*
ve ateşe verir
*فكبّر الحشد*
Kalabalıklar tekbir getirir
*نظر الحمار إلى حيث النار*
Eşek de ateşin olduğu yere bakar
*ثم رجع يأكل في المزرعة بلا* *مبالاة*
sonra da umursamaksızın tarlada otlamaya devam eder
*يا له من حمار عنيد*
Amma da inatçı eşekmiş yahu!
*لا يفهم*
Laftan anlamıyor
*أرسلوا وفدًا ليتفاوض مع* *الحمار*
Bu sefer eşekle görüşmek için heyet gönderirler
*قالوا له: صاحب المزرعة يريدك أن تخرج*
Derler ki: Tarla sahibi kendisinin tarlasından çıkmanı istiyor
*وهو صاحب الحق*
Haklı olan o!
*وعليك أن تخرج*
Sana düşen çıkıp gitmek
*الحمار ينظر إليهم*
Eşek hala onlara bakar
*ثم يعود للأكل*
Sonra otlamaya devam eder
*لا يكترث بهم*
Hiç onlara aldırmaz
*بعد عدة محاولات*
Başarısız birkaç girişimden sonra
*أرسل الرجل وسيطاً آخر*
Adam başka bir aracı gönderir
*قال للحمار*
Aracı eşeğe der ki:
*صاحب المزرعة مستعد*
Tarla sahibi hazır
*للتنازل لك عن بعض من* *مساحته*
Tarlanın bir kısmından vazgeçmeye
*الحمار يأكل ولا يرد*
Eşek yemeye devam eder, dönüp bakmaz bile
*ثلثه*
Üçte birini sana vermeye razı!
*الحمار لا يرد*
Eşek yine cevap vermez
*نصفه*
“Yarısını verecek!”
*الحمار لا يرد*
Eşekte yine cevap yok
*طيب*
Peki peki!
*حدد المساحة التي تريدها ولكن لا تتجاوزه*
İstediğin kadar alanı sen belirle, ama belirlediğin alanın dışına çıkma
*رفع الحمار رأسه*
Eşek başını kaldırır
*وقد شبع من الأكل*
Artık yiye yiye iyice doymuştur
*ومشى قليلاً إلى طرف الحقل*
Tarlanın kenarına doğru biraz ilerler
*وهو ينظر إلى الجمع ويفكر*
Kalabalığa bakar ve düşünür
*فرح الناس*
İnsanlar sevinirler
*لقد وافق الحمار أخيراً*
Nihayet eşek anlaşmaya yanaştı
*أحضر صاحب المزرعة* *الأخشاب*
Tarla sahibi tahtaları getirir
*وسيَّج المزرعة وقسمها* *نصفين*
Tarlayı iikiye böler ve ???????
*وترك للحمار النصف الذي هو* *واقف فيه*
Eşeğin olduğu hisseyi ona bırakır
*في صباح اليوم التالي*
Ertesi sabah
*كانت المفاجأة لصاحب* *المزرعة*
Tarla sahibini bir sürpriz beklemektedir
*لقد ترك الحمار نصيبه*
Eşek kendi hissesini bırakmış
*ودخل في نصيب صاحب* *المزرعة*
Tarla sahibinin hissesine dalmış
*وأخذ يأكل*
otlamaya burada devam ediyor
*رجع أخونا مرة أخرى إلى* *اللوحات*
Kardeşimiz tekrar pankartlara müracaat eder
*والمظاهرات*
ve mitinglere
*يبدو أنه لا فائدة*
Anlaşılan faydası yok
*هذا الحمار لا يفهم*
Bu eşek laftan anlamıyor
*إنه ليس من حمير المنطقة*
Galiba bu , bu yörenin eşeği değil
*لقد جاء من قرية أخرى*
Herhalde başka bir köyden gelme
*بدأ الرجل يفكر في ترك المزرعة بكاملها للحمار*
Adam artık tarlanın tamamını eşeğe bırakmayı
*والذهاب إلى قرية أخرى لتأسيس مزرعة أخرى*
ve başka bir köye gidip yeni bir tarla edinmeyi düşünmeye başlar
*وأمام دهشة جميع الحاضرين وفي مشهد من الحشد* *العظيم*
Orada hazır bulunanların ve büyük kalabalığın gözleri önünde
*حيث لم يبقَ أحد من القرية إلا وقد حضر*
Köydeki son insanın bile hazır olduğu bu kalabalık huzurunda
*ليشارك في المحاولات* *اليائسة*
Bu ümitsizce çabalara
*لإخراج الحمار المحتل العنيد المتكبر المتسلط المؤذي*
işgalci, inatçı, mütekebbir, saldırgan ve zarar kaynağı eşeği çıkarmak için sergilenen bu çabalara katkıda bulunmak için
*جاء غلام صغير*
küçük bir oğlan çocuğu da gelmişti
*خرج من بين الصفوف*
Çocuk kalabalıkları yararak
*دخل إلى الحقل*
tarlaya girdi
*تقدم إلى الحمار*
eşeğin yanına vardı
*وضرب الحمار بعصا صغيرة* *على قفاه*
küçük bir sopa ile eşeğin kıçına vurdu
*فإذا به يركض خارج الحقل ..*
O da ne:Eşek dört nala tarlayı terkediyor!!!
*’يا الله’ صاح الجميع ….*
“Hay Allah!” diye bağırır herkes
*لقد فضحَنا هذا الصغير*
“Bu ufaklık hepimizi rezil etti”
*وسيجعل منا أضحوكة القرى* *التي حولنا*
Hepimizi komşu köyler nezdinde de maskara edecek
*فما كان منهم إلا أن قـَـتلوا* *الغلام وأعادوا الحمار* *إلى المزرعة*
*ثم أذاعوا أن الطفل شهيد !!*
Hemen oğlan çocuğunu oracıkta öldürürler, eşeği de tekrar tarlaya sokarlar
ve çocuğun “şehit olduğu” haberini etrafa yayarlar
*Mohamed Abbas Orabi*
Director of General Secretary Office
Arab Medical Union*حمير العرب*