Mescid-i Aksa’da “Yaşasın İsrail Halkı” Seslerine Mahkeme Onayı
İşgalci İsrail mahkemesi, işgalcilerin Mescid-i Aksa’nın içinde ‘Yaşasın İsrail Halkı’ sloganı atmasına izin verme kararı aldı.
2015 yılının eylül ayında Mescid-i Aksa’nın içinde olaylar çıkararak “Yaşasın İsrail Halkı” diye slogan atan işgalci Itamar Ben Gvir polis tarafından dışarı atılmıştı. Müslümanlara hakaretler ederek, cami içinde yahudi ayinleri yapmak isterken meydana getirdiği taşkınlık dolayısı ile kendisini camiden çıkaran polisine karşı dava açan işgalci Itamar Ben Gvir’in bu davası sonucunda işgalciler, Kudüs Sulh Ceza Mahkemesinin verdiği bu karar ile Mescid-i Aksa’nın içinde “Yaşasın İsrail Halkı” diye bağırma özgürlüğüne kavuştu.
2015 de meydana gelen olayda Ben Gvir, camide namaz kılan Müslümanlarla büyük gerilimlere yol açan provakatif eylemlerde bulunuyordu. Polis Gvir’i gözaltına alarak camiden çıkarmıştı. Itamar Ben Gvir’de kendisini camiden çıkaran polis hakkında şikâyette bulundu.
Hâkim, karar metninde “Itamar Ben Gvir’in Mescid-i Aksa’daki gezisi sırasında ve sonrasında Allahu Ekber sloganları da duyuluyordu. Itamar Ben Gvir’in bu ortamda “Yaşasın İsrail halkı” denmesinin herhangi bir mahsuru yok” ifadelerine yer vererek Gvir lehine karar verdi. Hâkim, “Ben Gvir’in tutuklanması için herhangi bir sebep yok” diyerek söz konusu polisi Allahu Ekber sloganı atan Müslüman bir kadını gözaltına almaması nedeniyle eleştirdi.
Mescid-i Aksa’da Yahudi Ayinine İzin mi Verilecek!!!
Ben Gvir, İşgalci İsrail yayın organı Hadashot haber kanalına yaptığı açıklamada, mahkemeyi kazanması hakkında “İsrail’in bağımsızlığının 70. yıldönümünün ardından İsrail halkına bir hediye olduğunu” ifadesini kullandı. Gelecekte mahkemelerin aynı yerde ibadet etmelerine izin vermesini umduğunu da dile getirdi.
İşgalci Itamar Ben Gvir, verdiği demeçte “Mahkemelerin, tıpkı Müslümanların orada namaz kılmasına izin verildiği gibi, Yahudilerin Tapınak Dağı’nda ibadet etmelerine izin vermesi için bir karar zamanı geldiğini düşünüyorum. İsrail halkı için en önemli mekânda yanlış bir ayrım yapılamaz” şeklinde konuştu.
Radikal yerleşimcinin sunduğu öneri İsrail ve İslami kutsalların koruyucusu sıfatıyla Ürdün ile varılan anlaşma ile çelişiyor. Söz konusu anlaşma, Mescid-i Aksa’yı ziyaret etmeyi amaçlayan Yahudilerin herhangi bir şekilde namaz kılmasını, dini veya provakatif ritüel yapmasını yasaklıyor. Anlaşma, İsrail’in 1967’de Kudüs’ün doğu kısmını işgal etmesinden bu yana olan statükoyu tanımlıyor.
Mescid-i Aksa, 2000 yılında İşgalci İsrail’in eki Başbakanı eli kanlı katil Ariel Şaron’un camiyi ziyaret konusunda ısrarı sonucunda Filistinliler ve İşgalci İsrailliler arasında İkinci İntifada adını taşıyan ve yıllarca devam eden çatışmaların başlamasına neden olmuştu.
Uzun yıllar boyunca, İşgalcilerin Mescid’i Aksa’ya girmek istemeleri öfke ve çatışma dalgalarına yol açtı. Geçen yıl İşgalci İsrail’in cami girişlerine statükoyu ihlal ederek X- Ray cihazları koymasından sonra Mescid-i Aksa nedeniyle Ürdün ile Filistinli yetkililer ve İşgalci İsrailliler arasında bir kriz çıktı. İşgalci İsrail, geniş çaplı protestolar ve Filistin, Ürdün, AB ve ABD tarafından uygulanan baskıların ardından geri adım atmak zorunda kaldı.