Direksiyondaki Güç: Kudüslü Samiye Ebu Alkam’ın Ezber Bozan Hikayesi.
Kudüs’te bir kadın otobüs şoförü… Bu cümle, ne kadar sıradan görünse de, Ortadoğu’nun ve özellikle işgalci İsrail’in siyasi ve toplumsal baskısı altındaki Filistin toplumunun kalbinde, her biri başlı başına bir direniş hikayesi barındırıyor. İşte ben de bu kez cesaretiyle ilham veren Kudüslü Samiye Ebu Alkam’ın direksiyondaki mücadelesini kaleme almak istedim.
Samiye Hanım’ın hikayesi, sadece bir iş seçimi değil, aynı zamanda işgalciye meydan okuyan bir özgürlük beyanı. Kendisiyle yapılan bir söyleşide altını çizdiği gibi, onun için bu meslek, sadece bir geçim kapısı değil, aynı zamanda bir tutku: “Otobüs sürme hobim var. Araç sürmeyi de çok seviyorum. Ben normalin dışında bir şeyler yapmaya çalışıyorum” diyor. Bu sözler, onun işine duyduğu aşkı ve içinde yatan o “farklı olma” arzusunu hemen ortaya koyuyor.
O, sadece Ramallah/Şuafat otobüs hattında direksiyon sallamıyor; aynı zamanda kadınların yeteneklerine ve seçme özgürlüğüne yönelik ön yargıları da sarsıyor.
İşin en güzel yanı, Samiye Hanım’ın bu çabasının karşılığını alması. Kendi ifadesiyle, yolcuları bu duruma gayet saygılı yaklaşıyor: “İş nihayetinde rahat. Yolcularımız da gayet saygılı. Otobüsü süreninin kadın olduğunu görünce daha çok saygı gösteriyorlar. Bir kadının otobüs sürmesini çok güzel karşılıyorlar.” İnsanların şaşkınlıklarını gizleyemediği anlar da oluyor elbette: “Bazı kişiler kadının otobüs sürmesini garip karşılıyorlar. Yani bir kadının otobüs şoförü olmasına şaşıranlar var.
” Bu tarz tepkilerle karşılaştığında ise cevabı net ve duruşu sarsılmaz: Bana ‘Sen insanlardan rahatsız olmuyor musun, neden otobüs şoförü oldun?’ gibi sorularla karşılaştığımda; ben de bu şeyler bana göre gayet doğal ve rızık kapım diyerek cevap veriyorum.”
Tecrübe ve İnatçılık
Samiye Ebu Alkam’ın bu meslekte başarılı olmasının ardında sadece kararlılık değil, aynı zamanda sağlam bir tecrübe de yatıyor. 35 yıldır normal araç kullandığını belirten Samiye Hanım, otobüs kullanırken hiç zorlanmamış. Mesleki becerisini bir kenara bırakırsak, onu asıl güçlü kılan şey, olumsuz yorumlara karşı takındığı tavır:
“Aslında insanların bana söylediği olumsuz yorumlara çok aldırış etmiyorum. Bana olumsuz bir şeyler söylendiğinde ya da bu işi yapamazsın denildiğinde bu beni hiçbir şekilde etkilemiyor.
” Bu inatçı ruh, Filistinli kadınların zorlu şartlarda hayata tutunma ve kendi ayakları üzerinde durma azmini simgeliyor. İşgalin getirdiği ekonomik ve sosyal kısıtlamalara rağmen Samiye Hanım gibi kadınlar, sadece direksiyon sallayarak değil, duruşlarıyla da Filistin toplumunun esnekliğini ve direncini gösteriyorlar.
Direksiyondaki Mesaj Kudüs’te bir otobüsün direksiyonunda olmak, sadece yolcu taşımak demek değildir. Bu, aynı zamanda “Biz buradayız ve her işi yapabiliriz” demenin en somut yoludur. Samiye Hanım, sessiz ve kararlı bir şekilde, hem ailesinin geçimini sağlıyor hem de Filistinli kadınlar için yeni bir ufuk açıyor. O, her gün direksiyon başına geçtiğinde, bir kadının potansiyelinin geleneksel kısıtlamaların çok ötesinde olduğunu kanıtlayan canlı bir ders veriyor. Onun hikayesi, Kudüs’ün sokaklarında yankılanan ve hepimize ilham veren bir cesaret melodisidir.
Tevfik Yazıcılar
01 Aralık 2025
