Krizler Fırsatlara Çevrilebilir mi ?

Krizler Fırsatlara Çevrilebilir mi ?

Referans Gazetesi ekonomi yazarı Şevket Sürek 13/10/2008 de köşesinde “Krizi fırsata çevireceğiz” cümlesi öteden beri gıcık olduğum bir cümledir. Siyasetçisi de, iş adamı da yıllardır aynı cümleyi kurarlar ama ben siyasi olsun , ekonomik olsun daha hiçbir krizin fırsata dönüştürülebildiğini görmedim.” Diyordu. Kriz sözcüğünde belki haklı Sayın SÜREK, dünyada büyüyen Finansal Kriz çok hızlı bir biçimde ülkemize doğru ilerliyor. Başbakanın ve devlet bakanlarının kriz söylemlerinden uzak durma çabasına rağmen kriz yuvarlanmakta ve üzerimize doğru gelmektedir. Hatta dünyanın en çok itibar ettiği isim olan Siyaset bilimci Fukuyama’ da 19 Ekim tarihli Vatan Gazetesinin haberine göre apaçık olarak bizleri uyarıyor : “Dünya pazarlarındaki büyük kırılmadan ilk siz etkilenirsiniz! Türkiye Avrasya’nın kalbindedir. Bütünüyle istikrarsız ülkeler tarafından çepeçevre bir konumdadır. Yükselen ekonomisi ve güçlü bir askeri geleneği vardır. Bu nitelikleriyle Türkiye çok aktif bir güçtür. Türkiye olası bir ekonomik bunalımın sirayet edebileceği boyutların tam merkezinde yer alıyor. Çok gergin bir coğrafyada.”

Tüm bunlara rağmen ben Sayın SÜREK’ in krizlerin fırsata çevrilmeyeceği tezine katılmıyorum. Yazısını bina ettiği tez öncelikle kendisine bir fırsat oluşturmuş olarak göze çarpıyor. Kriz haberleri krizini yazmak fırsat olarak önüne gelmiş ve bunu hayata geçirerek son yazılarını tamamen bu kriz fırsatı üzerine yazmıştır. Ayrıca krizlerin nasıl fırsata dönüştürülebileceğini bahse konu yazının ana konusunu teşkil eden tekstil sektöründen örnekler vererek açıklamak isterim.

Kriz söylentilerinin en yoğun yaşandığı bu dönemde . İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçılar Birliği (İTKİB) tarafından gerçekleştirilen bir çalışmayla İsveç hazır giyim sektörünün en büyük örgütü olan İsveç Perakendeciler Birliği (Mode Butikerina), bir yıl önce Çin olarak belirlediği rotasını son anda Türkiye`ye çevirdi. Kriz günlerinde 135 üretici firma Avrupalı 45 firmanın nakliye ve süre problemlerini en aza indirmek için Çin yerine Türkiye’yi tercih etmeleri ile fırsatı yakalamış oldular.

Kriz anlarını fırsata çeviren Diesel, Guess, D&G, DKNY, H&M, Miss Sixty, Armani ve Marks&Spencer gibi firmalarla çalışan Sun Tekstil, gençleri hedef alan Jimmy Key markası ile Turquality programına alınmaya hak kazanarak toplam 70 olan satış noktalarıyla bu krize rağmen almış olduğu belge ile fırsatlara çevirerek İngiltere, Romanya, Özbekistan ve Ukrayna pazarlarında büyümeyi hedefler duruma geldiler.

Tekstil’de Finansal krizin etkileri görünmeye başlarken ve Türkiye’de mevcut krizin etkileri giderilmemişken bunları fırsata çeviren iki önemli firmadan da bahsetmek isterim. Dünyaca ünlü Polo Ralph Lauren markası Türkiye`de kriz söylemlerine rağmen ilk müstakil mağazasının açılışını yaparak görmüş olduğu fırsatı değerlendirmeyi tercih etti. Sosyetenin gözde markasının müşteri yoğunluğuna rağmen İstinye Park`taki yerini tam da kriz zamanında almış olması Türkiye’deki fırsatın değerlendirilmesinden başka bir anlam taşımamaktadır. Aynı şekilde Ünlü İtalyan markası Fendi, İstinye Park`taki mağazasında yeni sonbahar-kış koleksiyonunun tanıtımını yaparken fiyatı 13.750 YTL olan ürünler ve kreasyonunun en çok ilgi gören 750 dolarlık ayakkabıları ve 1.000 dolarlık çantaları ile kriz söylemleri arasında fırsatların nasıl değerlendirilebileceğini göstermiş oldu. Krizler müşterilerini oluştururken bunu gören ve hitap eden markalar ancak fırsatları yakalayabilmektedir.

Finansal Krizin olanca gücüyle ülkemize gelmekte olduğu dile getirilirken dünyanın en büyük tekstil örgütü Türkiye’den bir başkan seçerek dünyada söz sahibi olabilme fırsatını krize rağmen ülkemize tanımış oldu. Türkiye Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikası (TTSİS) Başkanı Halit Narin, 500 milyar dolar büyüklüğündeki dünya tekstil sektörünün en önemli sayılan Uluslararası Tekstil Sanayicileri Federasyonu`nun (ITMF) Başkanlığı`na getirildi.Krizlerle boğuşan tekstil sektöründe dünyaya açılmanın ve atılımın önemin üzerini çizen Sayın NARİN dünya tekstil örgütlenmesinde en tepede olma fırsatını yakalamış oldu.

Krizi fırsata çeviren en güçlü örneklerden biri de Merter Markalar Birliği’nin (MMB); kriz ortamında Türk tekstil üreticisine fırsatları değerlendirme imkanı sunmayı amaçlayan MOL Mağazaları projesinin ilk adımı olan İstanbul-Kurtköy Atlantis alışveriş merkezinde ve İsviçre`nin Bern şehrinde açılacak mağazalar oldu. MOL mağazaları tam anlamıyla fırsata dönüştürülecek krizlere örnek teşkil etmektedir. Merter- Osmanbey ve Laleli piyasasının kısaltmalarından oluşturulan MOL Merter Markalar Birliğinin kriz yönetiminin en güzel örneğini teşkil etmektedir. Kriz ortamında kaybolmaya yüz tutan 78 hazır giyim üreticisinin bir araya gelerek markalaşmaya gitmesi ve markalaşırken de Avrupa`da ve Türkiye`de toptan fiyatına perakende satış yapan dev ölçekli hazır giyim mağazaları açması krize rağmen fırsatı görebilmektir. Atlantis AVM de yaklaşık 3 bin metre karede 16 bin adet model ile 15 Kasımda kapılarını açacak olan MOL 240 tedarikçi firması ile kriz fırsatını değerlendirerek 1,5 YTL ye ürünler satışa sunarak , sattıkları ürüne yılda bir kuru temizleme yaptırma garantisi vererek, tamamı el işçiliği ürünlere önem vererek, BİM tarzı mağazacılıkla tezgahtarlar yerine sadece stilistler çalıştırarak , müşterilerine satın aldıkları eşyaları evlerine kadar götürecek bir servis sitemi sağlayarak krize rağmen fırsat oluşturarak sektöre hızlı girmeyi planlıyor. Bu örneği de Tekbir Giyim Genel Müdürü Cafer KARADUMAN’ ın bir sözü ile noktalamak isterim; “ Tüketiciye kim daha iyi hizmet verirse o kazanacaktır”

Kısacası krizleri fırsatlara çevirebilmek bir yöneticilik meselesidir. Türkiye’de özel sektör tüm krizlere rağmen ayakta durabiliyor ve bu fırsatları yakalayabiliyorsa kamunun da bunları görmezden gelmesi ve krizleri fırsata çevirememesi mümkün değildir. Sadece bunu bilmek, görmek ve gerçekleştirmeyi istemek yeterlidir.

Not:23-26 Ekim tarihleri arasında CNR ‘da gerçekleştirilecek “Dünyanın İşi, Türkiye’nin Gücü” sloganı ile MÜSİAD fuarına katılmayı unutmayın. 61 katılımcı ülkeden 500 firmanın yer alacağı fuara 200 binden fazla ziyaretçi beklenirken gerçekleştirilecek iş görüşmelerinin 4 milyon doları bulması bekleniyor. Krize rağmen fırsatı sunan MÜSİAD’a hayırlı çalışmalarından dolayı teşekkür ederim.

Tevfik YAZICILAR

20-10-2008

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.